Maslow’un açıklamadığı “kendini gerçekleştirme” eylemi

Maslow piramidinin aslında hiç olmadığı, yayıncının biçimlendirme merakının bir sonucu olarak doğduğu söylense de, basamakların yorumu açıktır. İlk üç basamak, yani temel ihtiyaçlar, güvenlik ve aidiyet kişiye çevresi tarafından sunulur. Sonraki aşama sevgi ve saygı ise kendisi tarafından kazanılır. Ancak ilk beş basamağın geçilmesi kendini gerçekleştirme için yeterli olmadığı gibi, Maslow ilk aşamaların tamamlanmasının mutlak bir kendini gerçekleştirmeyle sonuçlanmayacağını kabullenir. İnsan önceki basamakları geçerken olasılıkla bir şeylerini kaybeder ya da rehin verir.

Kendini kayadan yontan Zeus; “insan biraz da kendi emeğinin sonucudur.” (Görsel https://www.facebook.com/FelsefeKulubu/photos/a.115358148494171/894022867294358/?type=3&theater adresinden alınmıştır).

Bunun bir açıklaması söz konusu aşamalar geçilirken geçirilen zaman ve kazanımlardır. İhtiyaçları karşılanmış olan biri nihayetinde bir yere erişir, sevgi ve saygıyı da kazandıysa o zaman yeni durumu dengeli olacaktır. Bu kişiyi bir anlamda artık “tuzu kurular” sınıfına sokar, dolayısıyla kokmaz ve bulaşmaz. Her şey yerli yerindedir, eğer “kendini gerçekleştirme aşaması elde edilen konumla çelişiyorsa” kişi bunlardan hiçbir zaman vazgeçemeyeceği için beşinci basamak aşılamaz. Önemli olan kişinin durumuyla yetinmesini bilmesidir.

Ama bir diğer açıklama ise böyle bir konumun zaten hiç olmadığı şeklindedir, saygınlık kazanıldıktan sonraki aşama hipotetiktir, zaten yoktur. Bu noktada neyin Maslow’u kendini gerçekleştirme düşüncesine, yani varsayımsal piramidin tepesine sürüklediğini bilmiyoruz. Bazı kaynaklar bundan sonrasını manevi ya da dini gerçekleşmeyle ilişkilendirir. “Sevgi ve saygı tatminkar olduğunda, kişi bunun ilerisini Tanrı’da arar çıkarımı” örnekler çerçevesinde geçerli olabilir, herkesi kapsar görünmemektedir.

Hayvanlarda kendini gerçekleştirme

Bu durumda kendini gerçekleştirme aşamasının doğada başka bir karşılığı olup olmadığına bakılabilir, çünkü Maslow piramidi insandan öte diğer canlılar için de tutarlılık sergiler. Hayvanlar da temel ihtiyaçlarını sağladıktan sonra kendini ait oldukları gruba kabul ettirme arayışına girer, yani grup içinde konum (mesela alfa aslanının ortaya çıkışı) kazanabilir. Ama kendini gerçekleştirme aşaması koloni yaşamı sürebilen hayvanlara mahsus görünmektedir. Bireyin varlığı ile koloninin sürdürülebilmesi iki uçlu denge haline erişir. Bu durumda bir örnek mesela koloninin koruyucularının, genel varlığın sürdürülebilmesi adına kendilerini feda etmeleridir. Koruyucu arılar koloniye gelen tehdidi kendi canları pahasına bertaraf edebilir. İkinci bir örnek de farklı değildir. Erkek arıların kraliçeyle çiftleşme uçuşu yeni koloninin oluşması için zorunludur. Sadece bir arı bunu başarır, yeni koloninin oluşabilmesi için kraliçeyi döller, ancak bu onun ölümüyle sonuçlanır. Varlığın sürdürülebilmesi ya da kendini gerçekleştirme ikilemine sayılabilecek bu örnekler aslında ölümcüldür.

İnsanlarda kendini gerçekleştirme sorgulaması

Bu örnekler kuşkusuz kısıtlıdır, ama yine de açıklanamayan kendini gerçekleştirme aşamasının ne olabileceği konusunda bilgi sağlar: Kendini gerçekleştirme, ihtiyaç olduğunda, kişi için şartlar olumlu olsa bile toplumun varlığı için kendini feda edebilmesidir. Dolayısıyla kendini gerçekleştirme aslında toplum için gerçekleştirilir, alınanların verdiği bütün coşku, sevgi ve saygınlık dahil toplum için harcanır. Bu aşamada bildiğimiz örnekler var mıdır? Bunu da sizin yorumunuza bırakıyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir