Nuray Mert’in Cumhuriyet’teki köşesi neden boş kaldı?

Doğrusu ilk duyduğumda pek bir şey ifade etmedi, “Nuray Mert’in Cumhuriyet gazetesindeki yazılarına son verildi” diyordu köşe yazarları. Damdan düşenin neden düştüğü bilinmez, olabilir dedim, bu zamanda ‘vakayı adiye’dendir. Lakin sonra tartışma sürünce, gazetenin köşe yazarları cephelerine çekilip savunma verince okumam farz oldu. Nuray Mert’in Cumhuriyet Gazetesi üzerinden konuşan kalemi iki yazısı nedeniyle susturulmuştu. İlki “evrimin de bir teori olduğunu” söyleyen yazısı, gazete yönetimi tarafından ilkelere aykırı bulunmuştu. İkincisi ise müftülerin nikah kıyabilmelerinin sorun olmadığına dair istişaresi, gazete buna da çok bozulmuştu.
Ama sonra orada duramadım, madem bu kadar sorun oldu, ben de yazıları buldum okudum. Cumhuriyet centilmenlik örneği yazıları sitesinden kaldırmamış. Lakin yazılarda da ilkelere aykırı denebilecek bir şey olmamış. Mert müfredattan evrim teorisinin çıkarılmasını “o da zaten bir teoridir” diyerek değerlendirmiş, hepsi bu. İkincisi ise daha açık, “belediye başkanının verdiği yetkiyle nikah kıyılabiliyorsa, müftünün yetkisiyle ‘aynı kanuna tabi’ nikah kıyılmasının da bir sakıncası yok” diyor. Yani teoriyi eleştirmiyor, medeni hukuk değişmediği sürece nikahı kıyanın kim olduğunun öneminin olmadığını söylüyor.
Doğru mu doğru, haklı mı haklı…
İşte o zaman Cumhuriyet Gazetesi’ne bir eleştiri yazmak gerekiyor. Kuruluş ilkelerinin Atatürk ve Meclis’in kurduğu laik ve demokratik devlet olmasına saygımız, sevgimiz ve bağlılığımız sonsuzdur. Nuray Mert’in yazılarıyla gazetenin bu temel ilkesini ihlal etmediği açıktır. Ancak mesele köşe yazarının görüşü nedeniyle uzaklaştırılması olduğunda durum farklıdır.
Her şey gibi evrim de tartışmaya açık bir teoridir. Konuyu Darwin’den bile daha fanatikçe tartışmak, bunu gazetenin misyonu haline getirmek Cumhuriyet gibi köklü bir medya kuruluşuyla bağdaşmaz. Evrim teorisi kaçınılmaz gerçek değil, bir görüştür. Müfredattan kaldırılmasının tartışılması gereken tek noktası “böyle bir görüşün de olduğu” bilgisinin içerikten eksiltilmesidir. İnsanoğlu varoluşunu hep sorgulamıştır. Ama binlerce yıl arzın düz olduğuna inananlar bugünkülerden daha az bilgili ya da Vandal değildi. Dünyanın merkez olmadığı görüşü bile ancak Orta Çağın bitimini sağlayıp kabullenilebilmişken, evrim görüşünün bundan birkaç yıl sonra çatırdamayacağı nasıl savunulabilir? Önemli olan “bilimsel hiçbir konunun dogma haline getirilmemesidir”.
Dünya değişir, bir dogma yıkılırken bir diğeri şekillenir. Nitekim insanları cumhuriyete götüren dünya görüşü zamanında Fransız devrimini gerçekleştirirken, on binlerce insanı devrim karşıtı olmakla yaftalayıp giyotine göndermekten de çekinmemiştir.
“Gün gelecek bize ‘ekmek bulamıyorlarsa pasta (aslında makarna) yesinler’ diye yutturulan Marie Antoinette ve bile bile ölüme terk edilen 8-10 yaşlarındaki çocuklarına da itibarları iade edilip azize ilan edileceklerdir” desek, tarihi okuyabilen kim reddedebilir? Papa bile kalkıp Galileo’dan özür dileyebiliyorsa, Cumhuriyet’in ayrıcalığı nedir? Aynı şey elbette nikahı kimin kıyacağı konusunda da geçerlidir. Sorun nikahı kimin kıydığında değil, kim kıyarsa kıysın evliliklerin kolaylıkla dağılabilmesindedir.
Cumhuriyet ve Atatürk ilkeleri Darwin’in evrim teorisi ya da nikahı kimin kıyacağıyla korunsaydı, tarımından üniversitelerine seviye kaybetmiş olan bir millet çoktan Ay’ı geçmiş, Mars’ı sollamıştı.
Ve nihayetinde, savunmayı görev addettikleri teori üstün olanın hayatta kalması üzerine kuruludur.
Atatürk İlkeleri ve Cumhuriyet, üstün olan değil, her koşulda “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür” kalan kollanırsa korunur.

13 cevaplar
  1. Ömer Tuğrul
    Ömer Tuğrul says:

    Niye konuyu “ifade özgürlüğü” olarak alıyorsunuz da ekmek yediği tekneyi devirmeye çalışmak olarak değerlenderdirmiyor sunuz, Nuray ille de deli dana gibi davranmaya mecbur mu Cumhuriyet okuru hepten düşünce fıkarası mı?..
    epeydir canımı sıkıyorsunuz sizi takip etmeyi bırakıorum

    Yanıtla
    • Hacer Eroğlu
      Hacer Eroğlu says:

      Cumhuriyet okurunun hepsi sizin gibiyse gerçekten düşünce fukarası…Gazetenin temel dayanağı Darvin teorisi mi ki,eleştirince temeli çöksün.Kaldı ki eleştirmemiş sadece adı üstünde ‘teori’ demiş.Yerlere göklere koyamadığınız ‘düşünce özgürlüğü’nü neden hemen çöpe attınız .E tabii maksat bağcıyı dövmek

      Yanıtla
    • Didem Topuz
      Didem Topuz says:

      Ömer Bey,
      Yavuz Bey’in yazılarını takip etmeyi bırakabilirsiniz sizin özgürlüğünüzdür de niye bunu bu şekilde ilan ediyorsunuz hiç anlayamadım. Yavuz Bey zaten kendi görüşlerini ifade ediyor herhangi birimizi eğlendirmeyi amaçlamıyor. Katılmadığınız tarafları eleştirmişsiniz ama biraz ileriye gitmişsiniz. Farklı görüşlere tahammül edememek zaten sorunlarımızın başı. Üzüldüm.

      Yanıtla
    • ezgi
      ezgi says:

      çünkü gazeteciliğin ana ilkesi tarafsızlıktır ve özgür düşüncedir. ekmek yediği tekneyi devirmek diye bakılamaz bu olaya çünkü zaten köşe yazarlığının esası yazarın düşüncelerini özgürce ortaya koyabilmesidir. cumhuriyet gibi özgürlük yanlısı (olduğunu iddia eden) bir gazete her düşünceye saygı göstermeli ve herkese söz hakkı verebilmelidir.

      Yanıtla
  2. Mayk65
    Mayk65 says:

    Nuray Mert tipik bir libostur (kendilerine liberal derler). Eski Cumhuriyete yakismaz ama yenisine yakisir. Yeni Cumhuriyette yazarlarin belki yarisi hala Ataturkcudur, ama geri kalani ve yonetimi ise Amerikancidir.
    Bu durum ilhanselcukun olumunden sonra yapilan bir darbeyle saglandi. Ote yandan tutuklanan Cumhuriyet yazarlarinin bircogunun, belki yaridan fazlasinin masum oldugunu saniyorum (digerleri de masum olmadiklari halde yanlis gerekcelerle tutuklanmis olabilir).

    Cumhuriyetin eksen kaymasina en bariz bir ornek, Ilhan Tanir’in ISID’i sayfalar dolusu yazilarla anlatmasiydi.
    ISID gericidir, tamam dogru, ama Cumhuriyette yazdigi gibi batakliktan tureyen bir sey de degildir, direk olarak ABD/Bati karteli tarafindan yaratilmis, kullanilan, yonetilen bir orguttur. Cumhuriyette ise bu konuda hicbirsey yazmiyordu. Zaten Ilhan Tanir da fetocu olarak yaftalandi, ne kadar dogru bilemem, ama Amerikanci oldugu kesin. Ben bu tur seyleri okuyup ta birsey mi ogrenecegim.

    Cumhuriyetin tutumu soyle aciklanabilir. Abd ile Erdoganin arasi bozuldu. Boylece Y-Cumhuriyetin de Erdoganla arasi bozulmus oldu. Aslinda eskiden de arasi iyi degildi, ama farkli sebepten. Cumhuriyetin
    Erdogana muhalefet edebilmek icin bir gerekceye ihtiyaci var. En inadirici gerekce gericiliktir. Gericilik karsitligi hem eskiden de vardi hakli olarak, hem de yeni durumda Erdogan karsitligi icin mukemmel bir aractir. Hem bu sayede Cumhuriyette sanki eksen kaymasi yokmus gibi okuyucu uyutulmus olur.
    Eskiden Fetoculer Cumhuriyete Camuriyet derdiler. Simdi ise tercih ettikleri bir gazetedir. Yeni Cumhuriyet Ahmet Altanla roportaj yapar, ama Dogu Perincekle yapmaz. Hersey ortada.
    ….
    Darwin teorisi ne der: avantaj olan ozellikler sonraki nesillere aktarilir, bir de mutasyonla istisnai olarak ta
    olsa “olumlu” degisimler olabilir, ya da farkli turler olusabilir. Darwin zamaninda gen teorisi yoktu. Az bilgiyle boyle bir teori ortaya atabilmek buyuk basaridir. Evrim denen olayi gozlemleyebiliyoruz. Canlilarin
    anne babalarina benzediklerini goruyoruz, ve avantaj olan ozelliklerin daha kalici oldugu zaten nerdeyse bariz bir seydir. Mutasyon ile yeni turler olusabildigini de kisa vadede viruslerde gorebiliyoruz.
    Yani evrim dogrudur, ama canlilarin evrimi bilindiginden cok daha karmasik olabilir. Mesela bir bakterinin
    mitokondri olarak hucrelerimize yerlesmis olmasi mutasyondan farkli birseydir. Yani yeni canli olusumda
    mutasyon disinda seyler de olmus olabilir. Virusler, bakteriler, proteinler, farkli sekillerde kaynasip yeni turlerin olusumuna katkida bulunmus olabilirler. Hatta belki kanser de farkli bir canli uretme denemesi sayilabilir.

    Evrimi reddetmek yercekimini reddetmeye benzer. Yercekimi gercekten kutlelerin birbirlerini cekmesi midir, yoksa daha derin bir sey midir. O derinligi tam olarak bilmiyoruz, ama yercekimini gozlemliyoruz, ve bircok seyi yercekimiyle aciklayabiliyoruz. Evrim din adina reddedilemez. Din evrimden cok kendisiyle celisir. Evrimi ogretirsiniz, inanmayan inanmaz. Kesin olmayan seyler de iddiali birsekilde anlatilmamalidir. Ornegin insan maymundan geldi demek fazla iddiali olur. Butun bilimsel veriler evrimi destekliyor. Yine de emin olamayiz, ama o zaman biri gelsin daha iyisini uretsin. Evrim karsitlarinin hemen hepsi bunu din adina yapar. Evrim karsiti bilim adamlari biraraya gelsin ve bir aciklama yapsin da biz de o zaman evrim karsitligini ciddiye alalim.

    Nuray Merti ciddiye almadigim icin okumam. Okursam da acaba ne sacmalamis, ya da abdli patronlari onun ne yazmasini istiyor diye okurum. Dogru soylediklerini de onaylarim, ama dogrulari ogrenmek icin iyi bir kaynak degildir. Benzer seyleri havuz medyasi icin de soyleyebiliriz. Ornegin Akp ile fetonun arasinin bozulmaya basladigini o yillardaki kose yazilarindan anlayabiliriz, yoksa su yazar hep dogruyu soyler ben onu okuyayim ondan ogreneyim diye okunmazlar.
    Yanlis yapan biri haksizliga ugrarsa kahraman olmaz.
    Masumlarin serbest kalmasi bahanesiyle suclularin da serbest kalmasini istemek adalet istemek degildir.
    Ahmet Hakanin Nuray Merti ozel sebeplerle savunmasini anlayabiliriz. Ortalama bir ilerici Ataturkcu solcu kimsenin boyle seylerle ugrasmamasi gerekir, onun yerine Cumhuriyeti nasil dogru bir eksene yerlestirebiliriz, onun kavgasini vermeliyiz. Tabi bunu Chp icin yapmak cok daha onemli.

    Yanıtla
  3. Besime
    Besime says:

    Yıllarca cumhuriyet değerlerine saldıran bir yazardı…bizim yaşam felsefemize saldırırken fikir özgürlüğü mü oluyor….inanamıyorum size….demek ki her zaman doğru düşünemiyorsunuz….yazık…

    Yanıtla
  4. Mehmet Naki Çatalyürek
    Mehmet Naki Çatalyürek says:

    Yavuz Bey ülkenin nefes alması için Darwin’in Evrim’i veya Nuray Mert’in yazılarını yayına koyması artık yetersiz kalır. Büyük bir toplumsal travma yaşıyoruz.
    Üst Sosyokültürel düzeyde tehlikeli bir kırılma içindeyiz ve İşaret ettiğiniz ” hürriyet ” bizden hızla uzaklaşıyor.
    İnsana verdiğiniz değer yazılarınızda hiç eksik olmuyor. Zaman ayırıp yazdığınız ve yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.
    Saygılarımla iyi çalışmalar.

    Yanıtla
  5. nese yaman
    nese yaman says:

    Yazınızın can alıcı noktası ” tarimından üniversitelerine seviye kaybetmiş bir millet ” sözünüz , yillardir dunya ilerlerken ülke gerilemekte , yazınız nikahı kimin kiydiği ve Darwin’in teorisiyle ülkenin kurtarılma kısmı , yanlışı yapanlara ayna tutarak , her yapınin kendini bukonuda sorgulamasinı gerektirir. Egitim , tarim , savunma , siyasi partiler ve secim politikalarımız vs ,hatta adaletten diyanete bozulan bunca unsur , yıllarca ötelenmisAtatürk’ün sorunlar yok sayılıp ulke ağir ağir yön deistirmistir, Bu gunlere gelisin altinda herkesin sorumlulugu vardir, …
    Bugun cözulmesi gereken bunca soruna ragmen , asil sorunu taraflara ayrılma ve , gecmistek sağ sol mucadelesi gibi algılamanın ulkeyede milletede bir faydası yok
    Hastalığı tedavi etmek bir çözüm deildir

    Yanıtla
  6. Erdal
    Erdal says:

    Yavuz bey, fikir hürriyetini her zaman sonuna kadar savunan biriyim. Evet Evrim teorisi bile sorgulanmadan bir dogma olarak kabul edilmemeli. Hele sosyal bilimler zümresinden birinin evrim teorisini solcu abileri öyle diyor diye sorgulanamaz addetmesi yanlış. Nuray Mert’in de fen bilgisinin en nihayetinde temel lise seviyesinin üzerinde olmadığına eminim. Sonuçta benim de lisede iken Evrim teorisinden şüphelerin vardı. Fakat fen bilimlerinden gelen biri olan sizin Evrim Teorisini “üstün olanın hayatta kalması” diye hoyratça ifade etmesi beni şaşırttı. Halbuki Evrim, tam da söylediğiniz “fikri hür” olmak benzeri bir hürriyetten ve kaosten beslenen bir süreçtir. Evet, bu teori ileride çatırdaya bilir ama temel termodinamiğe / entropiye dayanan çekirdeği bence kesinlikle sağlam kalacaktır. Lise müfredatında olması gereken kısmı en azından budur. Bu çekirdek insanlık için bir ilerleme, bir kazanımdır. Bunun kaybedilmesi bilimin kaybedilmesidir. Dünyanın düz olduğunu söyleyenlerle ancak evrimin olmadığını söyleyenleri karşılaştırabiliriz. “Vandal değillerdi” diyerek ancak onları mazur görebiliriz. Zira hürriyet uğruna Evrim Teorisi içindeki bilimsel çekirdeği/kazanımı/kalıtımı kaybedersek; emin olun ki, bu insanlar vandallığı da aşarak evrime inananları yargılayan engizisyon zihniyetine dönüşecekler. O zaman hürriyeti çok ararsınız. Aslında “liberal” (yani hürriyetçi) diye tanınan aydınlardaki asıl mesele bu… Evet Cumhuriyet gazetesinin eylemi dışarıdan bakıldığında hürriyet karşıtı gibi olabilir ama aslında beri tarafta bekleyen çok daha büyük hürriyet karşıtlarına olan korkunun eseridir.

    Yanıtla
  7. FM
    FM says:

    Cumhuriyet ve okur kitlesi hiçbir zaman özgürlükçü ve demokrat olmadılar ki. Yıllarca başı kapalı kızların eğitim haklarının ellerinden alınmasını hararetle savundular. Nuray Mert konusunda da kendilerinden bekleneni yaptılar. Onlar için taptıkları ideoloji her şeyden önce gelir. En temel insan haklarından bile önce.

    Yanıtla
    • mayk65
      mayk65 says:

      -Basortusuyle okula gelen yok. Turbanla gelen var. O da emevi islaminin bir dayatmasi, bir rahibe kiyafeti.
      Ayrica turbancilarin ulkeyi soydugunu, sinav sorularini caldigini, amerikanci birkac darbe yaptigini, ulkeyi ic savasa surukledigini, tecavuzculeri savundugunu, ilerici insanlari katlettigini v.s. hatirlatmaya gerek yok heralde. Boyle kimseler namaz kilsa ne olur, hacca gitse ne olur, turban taksa ne olur. Turbanin engellenmesi zulumse, birakalim o zaman bu zulum var olsun da, turban takmak isteyip te takamayanlar kolay yoldan cennete gitsin.
      ..
      Basortusu/turban ozgurluk olsaydi, iranli kadinlar sinir disina cikar cikmaz, bunlari acmazdi.
      ..
      Kadinlarin da D vitaminine ihtiyaclari var. Onlari bu haktan mahrum etme hakkimiz yok.
      ..
      Sinavlarda cep telefonu, toka, anahtar gibi seyler yasaklaniyor, peki o turbanin altinda hangi dinleme cihazi olabilir, bunu sorgulama hakkimiz yok mu.

      Bu arada cumhuriyet gazetesinin su andaki cizgisini onaylamadigini da hatirlatirim.

      Yanıtla
  8. Kız Annesi
    Kız Annesi says:

    Kesinlikle katılıyorum yazınıza. Evrim de bir teoridir demekte alınganlık gösterecek ne var, bu teori bizim kutsalımız mı arkadaş. Ayrıca bu aşırı tepki, tam da karşısında durduğumuzu iddia ettiğimiz dogmatizmden sıyrılamadığımızı göstermiyor mu? Doğru olan karşı argumanların ikna edici bir güçte ve bilimsel desteklerle savunulabilmesiydi. Bence yapılan acınası bir tahammülsüzlük ve gazete afteffiğimiz itibarı haketmeye henüz hazır olmadığını gösterdi.

    Yanıtla

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir