Yeni kitap: Vicdan Hayat Kurtarır

Bazı projeler planlanarak hazırlanır, ama bazıları da kendiliğinden gerçekleşir, hayat gibi. Sonradan projeye dönüşecek bu çalışmanın başlangıcı Şükriye Özgül’ün “Haberuçur” sitesi için bir röportaj talebiyle başladı; buna bir ikincisi eklenince bir nehir söyleşisine dönüşmesinin daha iyi olacağına karar verdik. Böylelikle söyleşimiz genellikle haftalık buluşmalarla sürdü.

Sevgili Şükriye Özgül’e bana bu ara değerlendirme fırsatını sunduğu için özellikle teşekkür ediyorum. Karşılıklı sohbet sırasında konuşmak kolaydır, esas sorun bunların yazıya dökülmesi sırasında ortaya çıkar. Söyleşilerde çok fazla şey iç içe geçer, bunların derlenip toplanması tamamen onun eseridir. Bana düşen, ilettiği metni parçalara ayırıp, belli bir akış düzenine getirmek olmuştur. Söyleşinin yapıldığı dönemde güncel olan bazı konular yayına hazırlanırken elendi, istemeden yinelenmiş kısımlar ayıklandı, ama hala tekrarlar varsa da okuyucudan mazur görmesini dilerim. Üslubun olabildiğince akıcı olmasına çalıştım, dip notları ise meraklı olanlar için ve kültürün kaybedilmemesi adına özellikle ekledim. Sonuna eklenen küçük albüm ise beni var edenlere olan borcumdur.

Bu söyleşi salt biyografi çalışması değildir, bir düşünce biçimini yansıtmayı amaçlar. 2013’te yine Hayykitap tarafından yayınlanan “Yemezler! Bilimsel Verilerle Gıda-Hastalık İlişkisi” başlıklı çalışmada anlatılan arka planı zemin alır: “Üretim ve pazarlama yöntemleri her alanda değişmiş, emek dışlanmış, gıda başta olmak üzere satın alınabilen ne varsa ucuzlamıştır.” Ne var ki bu ucuzlama kaçınılmaz olarak insanın varlığının ucuzlaması, sosyal ilişkilerin çözülmesi ve işsizlikle sonuçlanacaktır.

Kitapta yer alan içerikten bazı satırbaşları:

  • Kızartmayı bırakarak kanserden korunulmaz.
  • Kanser tanısı konulan vakaların büyük bir kısmı kanser değil.
  • Hastalık patlamasının bilinçli olarak yapıldığını düşünüyorum.
  • Doktor öğrendiği her şeyi paraya çevirmeye çalışıyor.
  • Şaşaalı hastane olması önemli değil. İçinde adam var mı sen ona bak.
  • 2050’de iki kişiden birinin otistik olması bekleniyor.
  • Patronlar hile hurda bilen adamları işe almak istiyor.
  • Üniversiteler büyük boy kreş gibiler.
  • Kokoreç Avrupa Birliği’ne atılmış bir goldür…
  • Pilicin kanserle ilişkisini Ulusal Onkoloji Kongresi’nde anlatmak istedim, kabul edilmedi.
  • Herkes halkı suçluyor. Ama halk zaten biziz…

O nedenle hassasiyetimin bütünü gençlerin geleceğiyle ilişkilidir, bu kitabın okunması için elimden geleni yapmak da boynumun borcudur.

Metindeki olayların hepsi maalesef bizim gerçekliğimizdir. Alınabilenler olacağından kişi ismi verilmemiştir. Sadece gerçekten ve “bi’ zahmet” üzerine alınması gereken kurumlar ismen anılmıştır. Bir amaç sürüklendiğimiz sistemin genel eleştirisidir. Esas amaç bilim başta olmak üzere, sıra dışı değişikliklerin, yani Siyah Kuğu’nun olasılığının vurgulanmasıdır. “Ümit” sonsuza dek ışık saçacaktır.

“Yemezler!” çocukluğuma ithaf edilmişti, bu kitap ise kızımın nezdinde “çocuklarıma”, yani gençliğe ithaf edilmektedir.

Keyifli okumalar dilerim.

14 cevaplar
  1. Selim Turgut
    Selim Turgut says:

    Sevgili Yavuz Hocam sizi tebrik ederim.Basarilariniza bi yenisini daha kattiginizdan eminim.
    Esenlikler dilerim

    Yanıtla
  2. Esmer Alp
    Esmer Alp says:

    Gizemli Kitap koydum adını… Çünkü ben Kedi yoldaşlarıma, sevdiğim kalem sahiplerine ve eserlerine kendimce isimler veririm…
    Gizemli Kitap, tılsımlı bir esermiş meğer… Okuduğun kitabın içine girmek bazen kolay olmaz… Ne var ki Gizemli Kitabın kapıları ardına kadar açık tüm okurlara… Eminim hiçbir genç zorlanmayacak kitabın içine girmekte… İlk kapıdan girişten itibaren yol boyu göklerde süzülür gibi hissedecek…
    Gizemli Kitapta hava hep ferah, umut ışığı aydınlatıyor yolunuzu…

    “… Defineye malik viraneler var” bu topraklarda, bunu söyleyip gittiler… Ama şimdi bu define, Gizemli Kitap sayesinde keşfedilecek…

    Emeğinize, ellerinize, zihninize sağlık Kıymetli hocam…
    Yolunuz bahtınız her daim açık olsun, umudunuz, esenliğiniz daim olsun.

    Yanıtla
  3. can silleli
    can silleli says:

    Hocam,
    Duygu ve düşüncelerimize tercüman oldunuz. Malum mahalle baskılarına rağmen bu konularda cesurca konuşan nadir hekimlerden bir tanesi olan hocamızı canı gönülden tebrik ediyor ve bizzat fikirlerini etrafımla paylaşıyorum. Sizin kaygılarınızı paylaşan ve bu konuda bir şeyler yapmaya çalışan hekimlere de örnek ve rehber oluyorsunuz. Meslektaşlarınıza , gençlere cesaret veriyor ve yol açıyorsunuz. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla . Dr. Can SİLLELİ

    Yanıtla
  4. Nevzat Çifçioğlu
    Nevzat Çifçioğlu says:

    Hocam anlattıklarınıza binaen kitabı yerel bir kitapçıdan almak isterdim ama yaşadığım yer Dolayısıyla mümkün olmadı bende internetten sipariş verdim 20 gün sonraya teslimat günü verdiler dört gözle bekliyorum gelmesini devamı gelir inşallah

    Yanıtla
  5. gönül yalaz
    gönül yalaz says:

    kitabınızı bugün gazetede gördüm hemen alıp okuyacağım sanıyorum ben ve benim gibi canı acıyanların sesi olacaksınız herşeyim olan eşimi 2.5 ay önce özetlediğiniz nedenlerle kaybettim sizin söylediklerinizi ben dile getirdiğimde hekim eşi olarak hekimlere saygım ve inancım kalmadığını söylediğimde bana bir yardım alsanız diyorlar canım daha çok yanıyor eşim derse başlamadan önce iyi hekim iyi insan olmayı ve deontoloji üzerine konuştuktan sonra derse başladığını söylemişti çünkü tıptaki yozlaşma onu da üzüyordu yaşadıklarımı anlatsam
    yok artık diyebileceğiniz türden şeyler yaşadım ve eşim tıp cinayetine kurban gitti işte burada deontoloji başlıyor ve kimse yorum yapmıyor her meslekte hata yapan bedelini öder , tıp sektörü hariç

    Yanıtla
  6. Esin
    Esin says:

    Sayın Hocam,
    Kitabınızı ilgi ile okudum. Günümüzde tıbbın ve diğer bilim dallarının geldiği noktada iğneyi kendimize çuvaldızı başkasına batırmamızın zamanı geldiğini düşünüyorum sizin gibi. Tıp alanında çalışmasam da kitabınızda benim de mesleğim olan alana dair dokundurmalarınız ve tespitlerinizle çok önemli hususlara temas ettiğiniz aşikar. Toplumumuzda herkes biraz kendini ve mesleğini eleştirebilse, ilerlemeye yönelik çözüm üretmeye çalışsa, zamanın popüler akımlarına kapılmasa, empati yaparak karşısındakini anlamaya çalışsa sanırım herkes için faydalı olan bulunulacaktır.
    Sizin ve kitabınıza yayına hazırlayan Şükriye Hanım’ın emeğine ve yüreğine sağlık…

    Yanıtla
  7. Ferhat Erdoğan
    Ferhat Erdoğan says:

    Emeğinize, yüreğinize sağlık…Eminim uyandırmada büyük katkı sağlayacak kitabınız için bize düşen görevde yaygınlaştırmak. Halkların sağlığını hiçe sayan kan emici kapitalizme her alanda geçit yok…Sevgiler, Saygılar…

    Yanıtla
  8. Özkan Eroğlu
    Özkan Eroğlu says:

    Yavuz Dizdar’ın bu kitabı, bence entelektüel olmaya gayret etmeye halen devam eden bir hekim kişiliğin, deneyimlerini, görüngü dünyasında gördüklerini özellikle gençlerin alımlaması adına yapılmış bir söyleşi kitabıdır. HaberTurk televizyonundaki yaklaşımları gördüm ve üzülerek izledim. Adam, kadın Prof olmuş daha meslektaşlarının kitabını okumamışlar; bu üzüntü verici. Çok popüler bile olsa meslektaş meslektaşın kitabını okumak durumunda. Evet Dizdar için söz uçar yazı kalır, kendine güvenen yazabilir ancak; ben bunu biliyorum…

    Gastprof. Dr. Özkan Eroğlu
    Philosophie der Kunst

    Yanıtla
  9. hasan ismail tuğ
    hasan ismail tuğ says:

    Lütfen yürümeye devam edin, vahşi sistemlerin öğüttüğü insanların sesi sizin sayenizde çıkıyor.Kitabınızı aldım ve okudum.Düşünce yapımız benzeşse de sizden çok değişik bakış açıları kazandım ve bunun için size müteşekkirim. Saygılarımla…

    Yanıtla
  10. bedri
    bedri says:

    sayın hocam iyi bir lokanta iyi sağlıklı gıda
    ve bu gıda teroristlerine alternatif bir dünya kursanız gelip güzel bir yemek yesek görüşlerinize katılıyorum.
    ağzınıza sağlık
    ancak bunları birde modelleseniz çok güzel olurdu.

    Yanıtla
  11. Hüseyin Gevrekci
    Hüseyin Gevrekci says:

    Sayın Hocam,
    Kitabınızı ilgi ile okudum. Sağlık, hastalık, beslenme, eğitim gibi ülke gerçekleri cesaretle ifade edilebilmiş. Problemler ortaya konmakla kalmamış çözüm yollarının da yer aldığı fonksiyonel bir kitap olmuş. Bir eğitimci olarak bu konudaki görüşlerinize de aynen katılmakla birlikte özellikle sağlık,hastalık ve beslenme konusunda yazılanlar benim için bir rehber olacaktır.
    Bu kitabı okurken ikişi; yaptığı işe tutkun bir insanın yaptıklarına tanık oluyor, heyacanlanıyor , ve mutlu oluyor.
    Saygılarımla.

    Yanıtla
  12. Selcan
    Selcan says:

    Merhaba hocam merakla takip ediyorum sizi. Cok guvenıyorum size soyledıgınız Herseyin dogru oldugunu biliyorum. Sadece kanserde degil her hastalıkta bir farklı ilac yada ameliyat baskısı var. Sızın gibi cok degerli bir norolog ile tanıstım yıllardır migrenim var sanıyorum oyle diyorlar ama kimse neden bu agrı var demiyo en son Bi care nısantasında emel hanıma gittim ve cene eklem problemim oldugunu basımın ondan agrıdıgını soyledı bana ve haklıda cıktı çapa dis hekimliğinde Tonguç sülün tedavi etti ve Bi mucize oldu migren bitti. Demem o ki vicdan hayat kurtarır gercekten vicdan araştırmaya sevk eder vicdan ilmi sorgular. İyiki varsınız.

    Yanıtla

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Nevzat Çifçioğlu için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir