Sigara dumanına ikincil maruz kalmanın sağlık üzerindeki olumsuz etkileri hakkındaki kanıtların giderek artmasına karşın, ülkemizde halka açık yerlerin çoğunda sigara yasağı uygulanmamakta. Yakın zamanda yapılan bir araştırmanın sonuçları topluma açık alanların sigarasızlaştırılmasının sağlıkla ilgili etkilerini ölçtü. İskoçya’da kapalı ortamlarda sigara yasağının başlatılmasından 1 ay önce ve 1 ve 2 ay sonra kendileri sigara kullanmayan, astımlı olan ve olmayan bar çalışanlarında solunum sistemi sağlığı değerlendirildi. Öksürük, nefes darlığı gibi solunum sistemi ile ilgili belirtiler, akciğer işlevi ve iltihabi durumlarla ilgili parametreler ileriye dönük bir çalışma ile incelendi. Araştırmacılar, yasaktan önceki sonuçlara kıyasla yasağın başlatılmasını izleyen ilk 2 ay içinde, gerek astımlı gerekse astımsız bar çalışanlarının solunum ve duyularla ilgili semptomlarında anlamlı derecede düzelme ve sistemik iltihaplarda azalma olduğunu bildirdiler. Bu araştırma topluma açık alanlarda sigara kullanımının engellenmesinin olumlu etkilerini açıkça ortaya koydu.
Sigara karşıtı kampanyalar özellikle Batı ülkelerinde artarak devam ediyor. ABD’de başlayan sigara karşıtı inisiyatif, sigara kullanımını kapalı ortamların bütününde yasakladı. Bu yaklaşıma kısa süre içerisinde İrlanda uydu, ardından İngiltere, Almanya kısıtlamalara gitti. Ülkemizde kamusal alanlarda sigara kullanımı yasaklandı. Ancak Batı ülkelerinde kapalı alanlarda sigara kullanımı tamamen yasaklanırken, Türkiye’de birkaç iyi niyetli belediyenin kullanan ve kullanmayanı ayrı mekanlara yerleştirmek yaklaşımının ötesine geçemedi.
Yasaklama kullanımı azaltmakta
Öncelikle bu yazıyı kaleme alırken, sigara bağımlılarının kullanım açısından nasıl sıkıntılar çektiğini bildiğimizi vurgulamak isteriz. Dahası ülkemizde doktorlarda da sigara kullanımı yüksektir. Ne var ki yurtdışı deneyimlerimizden aktaralım, sigara kullanımının kapalı alanlarda yasaklanmasının en önemli getirisi, diğerlerinin duman solumalarının yanı sıra, kullananın tüketiminin de azalmasıdır. Örneğin 20 katlı bir binada çalışan birinin yarım saatte bir aşağı inmesi mümkün olmamaktadır. Restoranda 15 dakikada bir dışarı çıkmak eziyet haline gelmekte, hele içmeyenlerin ağırlıklı olduğu bir grup söz konusu olduğunda sigara kullanımı daha da azalmaktadır. Dolayısıyla kapalı alanlarda sigara içilmesinin toptan yasaklanması öncelikle içenlerin sağlığına olumlu etkilerde bulunacaktır.
İçmeyenin sağlığı, ama içenlerin de hakları korunmalı
Ancak daha önemlisi, ne kadar alanlar ayrılmış, havalandırma güçlendirilmiş olursa olsun, içenler ve içmeyenlerin aynı ortamda bulunmaları içmeyenler için büyük haksızlıktır. Kim ne derse desin, kim ne kadar hoşgörülü olursa olsun, böyle bir haksızlığa sigara kullananlar da razı değildir. Uygar bir toplum göstergesi olarak kapalı alanlarda tamamen yasaklanmalıdır. Dahası sigarasızlaştırma politikası aşamalı uygulanamaz. Ya bütün kapalı alanlarda yasaklanır ve kullanan dışarı çıkıp kimseyi zehirlemeden ihtiyacını giderir, ya da uygulanamaz.
Bu durumda restoran, kafe gibi işletmelerin de kendi önlemlerini geliştirmeleri, dış mekanı buna uygun hale getirmeleri gereklidir. Örneğin Sturbucks işletmeleri vitrinlerini içeri çekerek açık mekanlar oluşturdular ve müşteri kaybını önlediler. Benzer uygulama kamu kuruluşları için de geçerli olmalıdır. Kamu kurulularının büyük bölümü yasağı sadece vatandaşa uygulamakta, memurlar içeride içmeye devam etmektedir. Bu durumda yapılması gereken uygun bir dış mekanın tahsis edilmesidir.