Biz genellikle aynı anlama geldiklerini düşünsek de maden suyu doğal, soda ise bunun benzeri olarak imal edilmiş bir üründür. Soda karbonatlı su içinde çözülmüş olan karbondioksit içeren herhangi bir içecektir. Birkaç iyi tanımlanmış yöntemle yarı kimyasal olarak elde edilir, içeriğindeki sıvı açıldığında doğal olarak köpürme özelliği gösterir. Soda sindirimi rahatlatır, daha doğrusu sindirime katkıda bulunur. Bu nedenle özellikle yemekte ve yemek sonrasında tercih edilen içeceklerden biridir. Üretimi gereği genellikle tatlandırılır, yani aromalı içecek haline dönüştürülür. Ancak maden suyu dediğinizde durum farklıdır, doğal kaynak suyundan elde edilir?
Maden suyu ise içerik açısından çok zengindir. Yeraltı kaynaklarından doğal olarak gelir, yani köpürmesi doğal içeriğindeki çözülmüş karbondioksite bağlıdır. Ama bunun yanında kaynağına özel pek çok mineral içerir. Kaynak suyu yeraltından gelirken katmanlardan pek çok mineral de çözülerek bileşimine katılır. Maden suyu örneğin magnezyumdan çok zengindir, silisyum ve sülfat kaynağı olarak da fazlasıyla yararlıdır. Bu minerallerin nasıl bir katkı sağladıkları hala bilinmese de, insan vücuduyla uyumlu, dengeli bir özellik gösterirler. Çocukların kumla doldurulmuş oyun havuzları da benzer düşüncenin ürünüdür. Hatta zihinsel gelişimi güçlendirdiği de genel gözlemler arasındadır. Dolayısıyla maden suyu vücuda özellikle yaz aylarında kaybettiği su ve tuzu dengeli biçimde sağlamada aslında emsalsizdir.
Her maden suyu aynı mıdır?
Maden suyunun özelliği kaynaklandığı coğrafyayla ilişkilidir. Ama “hangisi en iyisidir” derseniz bu sorunun bir karşılığı yoktur, zira sodanın aksine maden suları birbirinden farklı özellikler gösterir. Zaten bunların bir kısmının “içmeler” şeklinde uygulamaları da vardır, yani su kaynağı tedavi amacıyla kullanılır. O nedenle herkes kendisi için en çok fayda sağlayacağını düşündüğü maden suyunu ancak içerek keşfedebilir. Marketten belli yörenin üretimini alıp bununla başlarsınız, sonra değiştirir, diğerini alırsınız. Burada aceleci olmamak, uzun süre deneyimleyip, sonucu karşılaştırmak gerekir. Ama öyle ya da böyle, mesela hipertansiyonu olanların fazla sodyum almaları önerilmez, terle kayıp yoksa daha az sodyum içerenini tercih ederek başlamak doğru bir seçenektir.
Maden suları aynı nedenle tescilli ürünlerdir, tescil alabilmeleri için de içerik analizi yapılması gerekir, sadece köpürüyor olmaları maden suyu olarak tescillenmeleri için yetmez. Tek sorun, etikette bu değerler çok küçük yazar, okumakta zorlanabilirsiniz. Eskiden maden suyu olarak çok faza seçenek yoktu, oysa günümüzde yerel kaynaklara önem veren marketler çok çeşitli maden sularını tüketicinin beğenisine sunuyor. O nedenle biraz zahmet gösterip okursanız, birbirinden farklı olduklarını görürsünüz. Daha fazla araştırırsanız, mevsimine göre, hatta tedavi amacıyla içebileceğinizi de keşfedersiniz. Yaz ayları terle tuz kaybı da arttığından maden suyunun önemi pekişir. İçine bir dilim limon da atarsanız hem sağlık verici hem de dinç tutan bir serinletici elde edersiniz.
Herkes maden suyu ya da sodayı sevmez ama…
Maden suyu ya da sade sodanın en iyi uygulamalarından biri diğer içeceklere katılarak tüketilmeleridir. Bunu değişik gazoz bileşimleri hazırlamada da kullanabilirsiniz, gazoz kelimesi muhtemelen “gaz çıkartan” anlamına gelir. Bu anlam köpürdüğü için midir, yoksa midede biriken gazları uzaklaştırdığı için mi yakıştırılmıştır bilinmez. İçerikteki asit özellikle sindirime de katkıda bulunur. Ama siz bunu meyve suyuna karıştırırsanız, gazlı rahatlatıcı bir seçenek ve size özgü bir ikram şansı yakalarsınız. Piyasadaki sindirimi rahatlatıcı pek çok gazlı marka içecek de zaten bu şekilde geliştirilmiştir.